“Fırsatların Dijital Evreni: Zengin Veriler ve Nesnelerin
İnternetinin Artan Değeri” başlıklı çalışma, ‘Türk Dijital Evreni’ni
analiz etti. Sonuçlara göre; üst üste yerleştirilen tablet
bilgisayarların* belleği ile ifade edilecek olsaydı, Türk Dijital
Evreninin 2013 yılındaki uzunluğu 1.533 km olarak hesaplandı. 2020
yılında ise bu uzunluğun 6 katına çıkarak, 13.800 km’ye ulaşması
bekleniyor. Bilgi Güvenliği konusunda ise, Türk Dijital Evreninin %50’si
korunmayan, risk altındaki verilerden oluşuyor.
Verilerin %50’si korunmuyor
Bugün Türk Dijital Evreni’ni oluşturan veri miktarı, 4.422 futbol
sahasının toplam çevre uzunluğuna eşit.* 2020’de ise bu
miktarın,dünyanın çapından fazla olması öngörülüyor.
Türkiye’deki veri büyümesi şu dinamiklerle ön plana çıkıyor: KOBİ
segmentinin güçlü potansiyeli, şirketlerde sanallaştırmanın artması ve h
telekomünikasyon segmentinin dinamikliği
Bilgi Güvenliği konusunda ise, Türk Dijital Evrenindeki verilerin yalnızca %50’si korunuyor.
Araştırma sonuçlarına göre, Türkiye’deki veri büyümesi şu
dinamiklerle ön plana çıkıyor: KOBİ segmentinin güçlü potansiyeli,
şirketlerde mobilitenin yaygınlaşmasıyla masaüstü sanallaştırmanın
artması ve hareketli yapısıyla dikkat çeken telekomünikasyon segmenti.
2014 yılında 45 EB (Eksabayt) olarak ölçülen Türk Dijital Evreninin,
2020 yılında 284 EB’ye ulaşacağı öngörülüyor. Türkiye’nin, 2013-2020
yılları arasında 4.4 trilyon gigabayttan 44 trilyon gigabayta çıkması
beklenen dünya genelindeki Dijital Evren’deki payının ise, %0,6 olarak
kalması bekleniyor.
Şu an dijital dünyadaki verilerin %60’ını Almanya, Japonya ve Amerika
Birleşik Devletleri gibi gelişmiş pazarlar üretiyor. Araştırmanın
sonuçlarından çıkarılan öngörülere istinaden; 2017 yılına kadar,
Türkiye’nin de aralarında bulunduğu gelişmekte olan pazarların; gelişmiş
pazarları geride bırakacağı tahmin ediliyor.
EMC Türkiye Genel Müdürü Önder Sönmez, araştırma sonuçlarıyla ilgili
değerlendirmesinde şunları söyledi: “Bu yılki araştırma, Türk Dijital
Evreninin ana hatlarını ve Türkiye’ye özgü bulguları ortaya koyuyor.
Araştırma sonuçları gösteriyor ki; Türkiye çok fazla potansiyel vaat
eden ve dijital evrenin yapılandırılması konusunda hızlı ve emin adımlar
atması gereken ülkeler arasında yer alıyor. Dijital evrenin ortaya
koyduğu en büyük zorlukların çoğu, organizasyon kaynaklı. İlerleyen
dönemde Türk şirketlerinin hayatta kalabilmesi ve büyümelerini
sürdürebilmesi için planlı ve stratejik bir yaklaşım benimsemesi
gerekiyor. Bu noktada şirketler 3 unsura odaklanmalılar: Şirket
genelinde bir veri yönetim politikası belirlemek, doğru yazılım
araçlarını kullanmak ve iş gücünü yükseltmek amacıyla doğru beceri ve
yetenekleri ön plana çıkarmak. EMC olarak, müşterilerimizin verilerini
yönetmeleri, korumaları ve verilerinden oyunun kurallarını değiştirecek
değerler elde etmelerine yardımcı olmak için benzersiz bir konumdayız.
Tüm bunlar müşterilerimize rekabette önemli avantajlar sağlayacak” dedi.
Nesnelerin internetinin Türk şirketleri için fırsat yaratacağı 5 alan
Nesnelerin İnterneti günlük yaşamda kullanılan milyarlarca nesneden
oluşuyor ve Türk Dijital Evrenine ileriki dönemlerde daha fazla katkı
sağlaması planlanıyor. 2020 senesinde Nesnelerin İnternetine bağlı
olarak artan veri miktarı sayesinde, dünya üzerindeki tüm verilerin
%35’inden fazlası faydalı veri olarak kabul edilebilecek. Nesnelerin
İnternetine yapılan yatırımların yanı sıra düşen maliyetler ve bilgiyi
kaydeden, oluşturan, yöneten ve koruyan cihazların artan kullanımı, Türk
şirketlerin çeşitli şekillerde yeni değer kaynaklarını
gerçekleştirmesine imkân tanıyacak. Nesnelerin internetinin Türk
şirketleri için; yeni iş modelleri oluşturmada, kritik sistemlerde
gerçek zamanlı bilgiler edinmede, gelir akışlarının
çeşitlendirilmesinde, global görünürlük sağlanmasında ve şirket içi
etkin, akıllı operasyonlar gerçekleştirilmesinde fırsat yaratacağı
tahmin ediliyor.
Şirketler en yüksek değerdeki veriye odaklanmalı
Dijital Evren, şirketlerin içeriğindeki tüm bilgileri
anlamlandıramayacağı büyüklüğe ve çeşitliliğe sahip. Bu nedenle
şirketlerin en yüksek değerli verileri hedeflemesi gerekiyor. IDC,
yüksek değerli verileri; kolay erişilebilir, gerçek zamanlı, etkin
kaplama alanına sahip ve analiz sonrasında iş süreçlerini
dönüştürebilecek faydayı sunabilen veriler olarak tanımlıyor. Türk
Dijital Evreni’nin %1.2’sinde, yüksek değerli veriler çok daha
yönetilebilir bir alan olarak şirketlerin karşısına çıkıyor.
raid kurtarma , raid disk kurtarma, raid veri kurtarma, raid data kurtarma, raid harddisk kurtarma, hdd bilgi kurtarma, veri kurtarma, veri kurtarma merkezi, veri kurtarma fiyatları, Veri Kurtarma Hizmetleri, harddisk veri kurtarma, harddisk kurtarma, harici harddisk, disk kurtarma, harici harddisk kurtarma,, raid kurtarma, veri kurtarma, data kurtarma, harddisk kurtarma, bilgi kurtarma, dosya kurtarma, raid 0, raid 1, raid 5, raid 6, raid sistemi kurtarma, raid 6 veri kurtarma hizmeti,
verilerin yüzde 50'si korunmuyor etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
verilerin yüzde 50'si korunmuyor etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
4 Eylül 2014 Perşembe
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)